Yirmi Yedinci Mektûb (Bir Kısım)
Musahhih ve Nâşir: El-Hâc Molla Muhammed Ali Doğan (Muhammed el-Kersî)
-
Keşfü’l-Envâr Külliyyâtı
- Tesettür Risalesi'nin Şerhi
- Yirmi Altıncı Söz'ün Zeyli ve Hàtimesi'nin Şerhi ile Beşinci Mektûb'un Şerhi
- On Birinci Söz'ün Şerhi
- Dokuzuncu Söz'ün Şerhi
- Ene Risâlesi'nin Şerhi
- İkinci İşâret’in Şerhi
- Kader Risâlesi Şerhi (Genişletilmiş Yeni Baskı)
- Yirmi Üçüncü Lem‘a, Tabîat Risâlesi’nin Şerhi
- On Dördüncü Lem‘a’nın İkinci Makámı’nın Şerhi
- Münâzarât'ın Şerhi
- Haşir Risâlesi’nin Şerhi
- Hüve Nüktesi ve Şerhi
- Yirmi Dokuzuncu Söz ve Şerhi
- Arabî İşârâtü’l-İ‘câz Meâl ve Şerhi (1. Cild)
- Arabî İşârâtü’l-İ‘câz Meâl ve Şerhi (2. Cild)
- Arabî İşârâtü’l-İ‘câz Meâl ve Şerhi (3. Cild)
- Arabî İşârâtü’l-İ‘câz Meâl ve Şerhi (4. Cild)
- Arabî İşârâtü’l-İ‘câz Meâl ve Şerhi (5. Cild)
- Arabî İşârâtü’l-İ‘câz Meâl ve Şerhi (6. Cild)
- Yirmi Yedinci Mektûb (Bir Kısım)
- İkinci Şuá‘ın Şerhi
- Yirmi Dördüncü Mektûb ve Şerhi
- Telvîhát-ı Tis’a Risâlesi Şerhi
-
Rumûzu’l-Kur’ân Külliyyâtı
- Rumûzu’l-Kur’ân (1-5)
- Mir’âtü'l-Cihâd
- İ‘câzu’l-Kur’ân
- Dokuzuncu Şuá‘ın Dokuz Álî Makámı
- Kitâbu’z-Zekât
- Rahmân Sûresi’nin Tefsîri
- Nüzûl-i Ísâ (as)
- Yirmi Beşinci Mektûb, Yâsîn Sûresi’nin Tefsîri (1. Cild)
- Yirmi Beşinci Mektûb, Yâsîn Sûresi’nin Tefsîri (2. Cild)
- Yirmi Beşinci Mektûb, Yâsîn Sûresi’nin Tefsîri (3. Cild)
- Külliyyât-ı Hulûsıyye
-
Muhtelif Eserler
بِاسْمِهِ
سُبْحَانَهُ
Ey musíbete, hastalığa ve hapse düşen bî-çâre insân!
Uzun bir ömür isterseniz ve büyük bir ücret arzû ederseniz ve ma‘nevî, büyük bir sürûr ve sevinç isterseniz ve umûm vaktinizi, hattâ uykuda dahi olsa ibâdette olmak isterseniz, öyle ise farz namâzınızı terk etmeyiniz. İşte, bu farz namâz, sizin hapis ve hastalıktaki her bir dakíka ömrünüzü, bir sâat kadar ibâdet zamânına çevirebilir ve âhiretiniz için musíbette geçen dakíkalar, bir ibâdet ve tesbîh tâneleri gibi olur. Farz namâz ise, tesbîhi çeken ip gibi onları cem‘ edip dağılmaktan muhâfaza ediyor. Nefs-i emmârenin bir parça tenbelliğinin hátırı için rûh ve kalb ve aklın zahmetini ve sıkıntısını çekmek, hapis ve hastalığı ve musíbeti ikileştirir. Ya‘nî, maddî musíbete, merâkla ma‘nevî bir musíbeti ılâve eder. Farz namâz, kalbe ve rûha ferah vermekle berâber, nefis dahi záhir az bir zahmet içinde bir istirâhat hissedebilir. İşsiz ve özürsüz bir insân, hapis gibi yerlerde, musíbetlerde her şeyden ziyâde Cenâb-ı Hakk’ın dergâhını namâz ile çalar, meded ister.
Hastaların pîri, üstâdı Hazret-i Eyyûb aleyhi’s-selâmdır. Mahpusların pîri, üstâdı dahi, Hazret-i Yûsuf aleyhi’s-selâmdır. Medrese-i Yûsufiyyede (hapiste) oturanlar, namâzsız kalmamalı. Husúsan şühûr-i selâsede, âyetle seksen üç sene dört ay ma‘nevî uzun bir ömrü kazandıran Ramazán-ı Şerîf ayındaki oruç ve namâz gibi ibâdet, büyük bir şevk ile yapılmaz mı? Husúsan günâhlardan bir derece kesilmiş olan hapiste, musíbette ve hastalıktaki insânlar daha ziyâde bu üç aya hürmet